Kur’an’da Geçen Uzay ve Alemler Ayetleri

Allah-ü Teala Kuran-ı Kerim ayetlerinin iki kısma ayrıldığını açıklıyor. İlk kısım biz insanların yaşamı için gerekli olan kuralların ve ibadetlerin yer aldığı kısımdır. Diğer kısım ise müteşabih ayetlerdir. Bu ayetler uzayın derinlikleri hakkında bilgiler verir. Bu ayetler ise şunlardır:

Göğü sağlam yaptık, biz genişleticiyiz. ( Zariyat Suresi, 47. Ayet)

Evrenin yapısı yüzyıllardan beri merak konusudur. Pek çok gökbilimci evren hakkında sorulara yanıt aramaktadır. Bu sorulardan biri de evrenin genişleyen bir yapıya sahip olup olmadığıdır. 20. yüzyılda Edwin Hubble, gelişmiş teleskop sayesinde gözlemlediği yıldız kümelerinin hızla birbirinden ayrıldığını fark etmiştir. Böylece genişleyen evren tezi doğrulanmıştır. Kuran-ı Kerim ise bu bilgiyi 1400 yıl önce söylemiştir.  

Ey cinler ve insanlar topluluğu, göklerin ve yerin bucaklarından geçip gitmeye gücünüz yeterse geçin gidin. Ancak kudretle geçebilirsiniz. (Rahman Suresi, 33. Ayet)

Bu ayet, insanların ve cinlerin uzayın derinliklerine gidebilme girişimleri olacağını vurgular. Fakat teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin güneş sistemimizin dışına çıkmak kolay değildir. Bu ayet insanların aciz olduğunu ve Allah-ü Teala’nın kudreti olmadan hiçbir şey yapamayacağımızı açıkça gösterir.

Göklerde ve yerde bulunan canlılar ve melekler büyüklük taslamadan Allah’a secde ederler. (Nahl Suresi, 49. Ayet)

Bu ayette meleklerin ayrı yazılması bize göklerde yaşayan başka canlıların da olduğunu anlatmaktadır.

O, biri diğeriyle ‘tam bir uyum’ (mutabakat) içinde yedi gök yaratmış olandır. Rahman (olan Allah)’ın yaratmasında hiçbir çelişki ve uygunsuzluk (tefavüt) göremezsin. İşte gözü(nü) çevirip-gezdir; herhangi bir çatlaklık (bozukluk ve çarpıklık) görüyor musun? (Mülk Suresi, 3. Ayet)

Allah göğü yedi kat şeklinde yaratmıştır. Bilim gökte yedi katmanın olduğunu doğrulamıştır. 7 kat gökler tabiri ise Troposfer, stratosfer, ozonosfer, mezosfer, termosfer, iyonosfer ve ekzosfer tabakalarını kapsar. 

Battığı sırada yıldıza andolsun ki… (Necm Suresi, 1. Ayeti)

Necm kelimesinin anlamı Ülker yıldızı anlamına gelir. Bu surenin pek çok yorumu bulunur. Süddi’ye göre bu yıldız Zühre (Çoban Yıldızı = Venüs) yıldızı anlamına gelir. Ayet yıldızların hareketlerine dikkat çeker.

Göklerdeki ve yerdeki her şey Allah’ı tespih etmektedir. O, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir. ( Haşr Suresi, 1. Ayet)

Göklerde ve yerde bulunan her şey Allah-ü Teala’yı yüceltmekte ve noksan sıfatlardan tenzih etmektedir.

Ve dolunay haline geldiği zaman Ay. Siz gerçekten tabakadan tabakaya binip geçeceksiniz. (İnşikak Suresi, 19. Ayet)

Geçmişten beri insanlık uzay hakkında daha detaylı bilgi edinmek için araştırmalar yapmakta ve uzaya çıkma girişimlerinde bulunmaktadır. Bu ayet, bir araç ile Dünya’dan Ay’a yolculuk yapılabileceğini vurgular. 

Ve gökyüzünü korunmuş bir tavan yaptık. Onlar ise bunun delillerinden yüz çeviriyorlar. (Enbiya Suresi, 32. Ayet)

Dünya üzerindeki yaşamın sürmesinin nedenlerinden biri de atmosferdir. Atmosferimiz, bizi güneşten gelen zararlı ışınlardan, meteor yağmurlarından ve uzaydaki radyasyondan korumaktadır. Eğer dünyamız bir atmosfere sahip olmasaydı Mars gezegeni gibi kurak ve yaşamsal faaliyetler olmayan bir gezegene dönüşecekti. İnsanoğlunun ihtiyacı olan su ve elementler uzaya savrularak tüm yaşamı son erdirecekti. Allah, bu ayetinde atmosferin ne kadar önemli olduğunu vurgulamıştır.

Gökte olanın sizi yere geçirmeyeceğinden emin misiniz? Bir bakmışsınız ki, o (yeryüzü) sallanıp çalkalanmaktadır. (Mülk Suresi, 16. Ayet)

Yoksa gökte olanın üzerinize ‘taş yağdıran bir rüzgar’ göndermeyeceğinden emin misiniz? Siz o takdirde benim uyarmam nasılmış bilip göreceksiniz. (Mülk Suresi, 17. Ayet)

Gök yarılıp çatlamıştır; artık o gün, ‘sarkmış- za’fa uğramıştır.’ (Hakka Suresi, 16. Ayet)

Gökyüzünün erimiş maden gibi olacağı gün; (Mearic Suresi, 8. Ayet)

Ki O (Allah), göklerin ve yerin mülkü O’nundur. Allah, her şeyin üzerine şahid olandır. (Buruc Suresi, 9. Ayet)

Göklerin, yerin ve ikisi arasında bulunanların Rabbi Rahman olan (Allah); O’na hitap etmeye güç yetiremezler. (Nebe Suresi, 37. Ayet)

Yaratmak bakımından siz mi daha güçsünüz yoksa gök mü? Allah onu bina etti. (Nazi’at Suresi, 27. Ayet)

Tüm bu ayetler Allahın kudretini gözler önüne serer. Rahman ve rahim olan Allah, evreni kusursuz bie şekilde yaratmıştır.